AHISKA SÜRGÜNÜ UNUTULMADI

Ahıska Türklerinin Ahıska’dan dünyanın çeşitli yerlerine sürgün edilişinin 76. yılı kapsamında, Bursa’nın İnegöl ilçesine anma program düzenlendi. Düzenlenen programda açıklamalarda bulunan İnegöl Ahıska Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı Osman Hatipoğlu, “Hiçbir kor sinesinde Ahıskalının vatanına özleminden daha yakıcı değildir” dedi.

Yayınlama: 14.11.2020
885
A+
A-

İnegöl Ahıska Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği tarafından düzenlenen anma programına, çok sayıda Ahıska Türkü katıldı.

 

30 BİNDEN FAZLA AHISKALI SÜRGÜNDE VEFAT ETTİ






Düzenlenen programda açıklamalarda bulunan İnegöl Ahıska Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkan Yardımcısı Osman Hatipoğlu, şu ifadeleri kullandı:

 

“Bizim için, 14 Kasım 1944 ayrılığın, hasretin, özlemin ve parçalanmışlığın başladığı tarihtir. Sürgün esnasında Şehit olan atalarımızı saygı ve rahmetle anıyoruz. 14 Kasım 1944 tarihinde ana vatanımız Türk yurdu Ahıska’dan 100 binden fazla Ahıskalı Türk, Türk ve Müslüman oldukları için sürgüne ve soykırıma uğradılar. 2. Dünya savaşı sürecinde Rusya tarafında savaşmak üzere eli silah tutan babaları ve gençleri cepheye gönderilen ve böylece sürgüne karşı koyabilecek gücü kalmayan Ahıskalı Türklerin geride kalan çocuk, yaşlı ve hastaları da tam 76 yıl önce Gürcü kökenli Stalin’in emri ile bir gün içerisinde, gece yarısı baskınlarla, insanlık dışı uygulamalar ve silah zoru ile hayvan vagonlarına tıka basa doldurularak Orta Asya ve Sibirya’ya sürgüne gönderildiler. Hiç durmaksızın 40 gün süren bu tren yolculuğunda ve sürgün yerlerinde açlıktan, hastalıktan 17 bini çocuk, 30 binden fazla Ahıskalı Türk insanımız vefat etmiştir. 1953 yılına kadar da Ahıskalılara suç işlemiş muamelesi yapılmış ve vardıkları bölgelerde özgür hareket etmeleri yasaklanmıştır. Stalin’in ölümü sonrası bu uygulama kaldırılsa da Ahıskalıların tekrar geriye ana vatanlarına, Ahıska topraklarına bugüne kadar dönmelerine asla izin verilmemiştir”

 

GÜRCİSTAN DEVLETİNE VATANDAŞLIK TALEBİ

Gürcistan devleti tarafından Ahıskalı Türklere vatandaşlık verilmesini istediklerini ifade eden Hatipoğlu, “1961 yılında kurulan VOK ve 1986 yılında kurulan Vatan cemiyeti Ahıskalı Türklerin, Ahıska topraklarına geri dönüşü ile ilgili çalışmalar yapsa da olumlu bir sonuç alınamadı ve Ahıska’ya dönüş gerçekleşmedi. Son 10 yıldır DATÜB çalışmaları ve Genel Başkanımız Ziyatdin Kassanov sayesinde Ahıska ve etrafında 42 ev alınarak Ahıskalı aileler yerleştirildi. Halen Gürcistan Cumhurbaşkanlığı nezdinde, Ahıska’ya isteyenlerin geri dönüşü ile ilgili görüşmeler yapılmaktadır. Gürcistan devleti 1999 yılında Avrupa konseyine üye olmuştur. Gürcistan parlamentosu 2007 yılında Avrupa Konseyine bağlılığının gereği olarak geri dönüş yasası çıkarmış, 2011 yılında da buna bağımlı olarak göç sorununu çözeceği sözünü vermesine rağmen yasa uygulanmamıştır. Hiçbir ailenin Ahıska’ya yerleştirilmesi mümkün olmamıştır. Bugün dünyanın 3 kıtası ve 9 ülkesinde, sürgünde hayatta kalma ve öz benliklerini korumak için çaba gösteren Ahıskalı Türkler olarak, atalarımızın ana ve babalarımızın öz yurdu Ahıska topraklarına geri dönüş yasasının çıkarılması, Gürcistan tarafından hiçbir şart konulmadan geri dönüşe izin verilmesi, vatandaşlık, siyasal, sosyal ve diğer haklarımızın geri iade edilmesini istiyoruz” dedi.

 

GÜRCİSTAN RUSYA’YI, RUSYA’DA GÜRCÜSTAN’I SUÇLUYOR

Yaşanan sürgün ile ilgili Rusya ve Gürcistan’ın birbirini suçladığını belirten Hatipoğlu, şu ifadeleri kullandı:

 

“Her isteyen Ahıskalı Türk’ün, ana vatanlarına, Ahıska’ya ne zaman isterlerse o zaman gidebilme, özgürce hiçbir baskı ve zorlamaya maruz bırakılmadan yerleşebilme, vatandaşlık, siyasal, sosyal ve diğer haklarının geri iadesini istiyoruz. Tam 76 yıl geçmesine rağmen Ahıska Türklerine yapılan soykırımın, insanlık dışı trajedi ve dramın nedeni, hiçbir devlet tarafından şu veya bu sebepten dolayı sizi sürdük diye açıklanmadı. Ve kimse de bu trajediyi sürgün ve soykırım suçunu üzerine almadı. Gürcistan Rusya’yı, Rusya’da Gürcüstan’ı suçluyor. Tabii sonuç; üzerinden 76 yıl geçmesine rağmen, olan Ahıskalıların en doğal insani haklarına, güven içinde her türlü tehlikenin ortadan kaldırıldığı bir ortamda özgürce kendi öz topraklarına geri dönüş haklarının rafta kalmasına sebep oluyor. Biz sürgün yaşamamış olsak da ne 1944 yılında Ahıska’dan yola çıkan zulüm ve ölüm trenlerini, ne de Ahıska Türklerine yapılan sürgünü ve soykırımı unutmadık, unutmayacağız ve unutturmayacağız. Bu en doğal insani öz ana vatana geri dönüş haklarımız, her türlü güven ve yaşam ortamı oluşturularak geri verilene kadar”

 

“Hiçbir kor sinesinde Ahıskalının vatanına özleminden daha yakıcı değildir. Ve hiçbir gecenin rengi Ahıskalının bahtı kadar karanlık değildir” ifadeleri ile konuşmasını sürdüren Hatipoğlu, “Sürüldükleri Ülkelerde yerel halklarla uyumlu ve barış içerisinde yaşayan Ahıska Türkleri, 4 Haziran 1989 yılında da Fergana’da Özbeklerin saldırıları sonucunda yeni bir sürgüne, yeni bir göçe maruz kalmışlardır. Yine hayatlarına sıfırdan başlamışlar. Ahıska Türkleri, Ahıska dışında başka topraklara Rusya, Ukrayna ve Azerbaycan’a yeniden göç etmek zorunda bırakılmışlardır. Oradan da ABD’ye göç ederek üç defa sürgüne uğrayan bir halk olmuşlardır. Bu koşullar, 1944 Ahıska Sürgünü’nü yaşayanlar için önemli bir travma olmuştur. Ahıska Türkleri yıllar içinde bu travmayı atlatmayı, yeni hayatlar kurmayı başarmışlardır. Sürgünle yok edilmeye çalışılan bir millet toparlanarak, zorlukları yenerek, birlik ve beraberliğini sağlamıştır. 76 yıldır örf ve adetlerini, kültürünü, dilini ve dinini unutmadan bu değerleri ile yaşayan bir halk olmuştur. Yaşadıkları ülkelerin halkıyla kardeşçe yaşayan, ülkelerine ekonomik katkı sağlayan ve aynı zamanda çalışkan bir millet olarak anılmıştır. Bu bağlamda dünyanın dokuz ayrı ülkesinde yaşayan Ahıskalılar olarak, çatı kuruluşumuz Dünya Ahıska Türkleri Birliği (DATÜB), Ahıskalıların yaşadığı tüm ülkelerde açılan temsilcilikleri ve halkımız yararına çalışan, başta İnegöl Ahıska Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneğimiz olmak üzere, tüm Ahıskalılar yararına, Ahıska davası için çalışan, bunun dışında farklı kötü amaçları olmayan derneklerimiz ile birlikte, Genel Başkanımız Ziyatdin Kassanov liderliğinde halkımızın tüm sorunlarıyla ilgili çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Rabbim birlik beraberliğimizi ve kardeşliğimizi daim eylesin. Bizler şunu çok iyi biliyoruz ki, mazlumun mağdurun tek hamisi Türkiye’dir. Allah ülkemize birlik, beraberlik, güç kuvvet versin. Başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, tüm devlet büyüklerimize, milletimiz ve ülkemiz için hayırlı çalışmalar nasip etsin. Ahıska Sürgünü ve soykırımının 76.yıl dönümünde sürgün esnasında ve sonrasında hayatlarını kaybeden Ahıskalı Türk soydaşlarımızı, bu kutsal dava yolunda Ahıska toprakları için mücadelede hayatlarını kaybetmiş ecdadımızı saygı, sevgi, rahmet ve minnet ile anıyoruz” dedi.

 

HABER: SERHAT ÇİÇEK



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş