MÜFTÜLÜK’TEN ‘SURİYE’ SEFERBERLİĞİ

Kazım Güzel, Suriye’de yaşanan iç savaş nedeni ile Müslümanların çok zor durumda olduğunu belirterek, Müftülük olarak yardım hazırlamaya başlayacaklarını ifade etti. Kazım Güzel, Kasım ayı mutat toplantısında, “Un bulamadıkları için özellikle Halep’te, Şam’da fırınların kapanmaya başlaması bizi derinden üzmektedir. Bu nedenle tüm personelimizin başta ben ve vaizlerimiz olmak üzere imam, müezzin, Kur’an kursu öğreticileri ve daire memurlarımızın katılımıyla bir TIR un toplayıp göndereceğiz” dedi.

Yayınlama: 29.11.2016
1.148
A+
A-

İnegöl Müftülüğünün Kasım ayı mutat toplantısı Konukoğlu Camii konferans salonunda gerçekleştirildi.

 

1 TIR UN






Toplantıda, Diyanet-Sen 2 Nolu Şubenin İl Başkan Yardımcısı İzzet Çiçek ile İnegöl Diyanet-Sen Başkan Vekili Abdülcebbar Uzun sendika hakkında bilgiler verdiler. Toplantıda konuşan İlçe Müftüsü Kazım Güzel, “Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi bizim ve tüm Müslümanların üzerine olsun.  Bildiğiniz gibi komşumuz Suriye’de bir yangın var. Ülkemizde 3 milyon, ilçemizde ise 15 bin Suriyeli mülteci bulunmaktadır. Geride kalanlar ise orada çok mağdur durumdadırlar. Un bulamadıkları için özellikle Halep’te, Şam’da fırınların kapanmaya başlaması bizi derinden üzmektedir. Bu nedenle tüm personelimizin başta ben ve vaizlerimiz olmak üzere imam, müezzin, Kur’an kursu öğreticileri ve daire memurlarımızın katılımıyla bir TIR un toplayıp göndereceğiz. Her arkadaşımız en az bir çuval un parası vererek bu hizmete katkı sağlamış olacaktır” dedi.

 

HANGİ DALDA YETENEĞİNİZ VARSA BİZE BİLDİRİN

Müftü Güzel, “Diğer bir konu ise camilerimizin kütüphanelerinde mutlaka Büyükİslam Ansiklopedisi, Kur’an Yolu Tefsiri, Hadislerle İslâm külliyatı başta olmak üzere tavsiye edilen Diyanet İşleri Başkanlığı ve Diyanet Vakfı yayınları kütüphanelerinde bulundurulacaktır. Bu kitaplardan kütüphanesinde bulunmayanlar da bu eserlerin isimlerini tespit etsinler ve en kısa zamanda siparişlerini vererek onları temin etmiş olalım. Ayrıca tüm arkadaşlarımızdan hangi dalda yetenekli olduklarını bize bildirmelerini istiyorum. Vaaz etme, hatimle teravih kıldırma, elektrik ve elektronik, ney çalma ve benzeri ihtiyaç olması halinde bu arkadaşlarımızdan istifade etmiş olalım” şeklinde konuştu.

 

OLAĞANÜSTÜ HAL İÇERİSİNDEYİZ

Bursa İl Müftü Yardımcısı Sedanur Sezer ise, “Şuan ülke olarak bir olağanüstü hal içerisindeyiz. Olağanüstü hal karmaşık toplumsal bir durumdur. İnsanın kendi hayatında da bazen olağanüstü karmaşık durumlar olabilir. Doğum, ölüm, evlenme ve sünnet düğünleri, yangın, sel, deprem ve heyelan gibi durumlarla karşılaşabilir. Bütün bunlar herkes için olağanüstü bir durumdur. İnsanlar bu durumlarda bizlere müracaat ederler. Bizlerde böyle durumlarda onlara el vermeli ve yardım etmeliyiz. Bizler böyle durumlarda üzerimize düşen görevleri yapmazsak, bu boşluğu birileri doldurur.  Bu toplumsal sorunu 15 Temmuz’da hep birlikte millet olarak acı bir tablo ile yaşadık. Bu nedenle insanlarımıza doğru bilgi vermek, onlara doğru kaynakları göstermeliyiz. Bütün bu yaşadıklarımızdan ders çıkarmalıyız” diye konuştu.

 

HADEME-İ HAYRAT DİYE BİR TABİR VAR

Müftü Yardımcısı Sedanur Sezer, “Bizim kültürümüzde ve değerlerimiz arasında Hademe-i Hayrat diye bir tabir var. Hayra hizmet etmek. Bunun için görevinizin dışında gönüllülük esasına dayalı hayra hizmet anlayışına sahip olmalısınız. Din gönüllüsü olan sizler yaygın din ve eğitim hizmeti verdiğiniz için bu çalışmalarınızı daha da artırmalısınız. Bu nedenle kendimizi yetiştirmeliyiz. Bilgimizi, becerimizi ve özellikle mesleki bilgimizi artırmalı ve her konuda donanımlı olmalıyız. Okuduğumuz Kur’an-ı anlamalı ve anlatmalıyız. Toplum ve hayat sürekli değişiyor. Çözüm üretebilmek için okumalıyız. Başkanlığımızın artık hizmet alanları da değişti. Cami dışı hizmetler var. Sevgi evleri, sığınma evleri, huzur evler, hapishaneler, şehit aileleri, yetimler, yoksul aileler ve benzeri. Bu nedenle işimizi sağlam yapmalıyız ve donanımlı olmalıyız. Okuduğumuz Kur’an-ı kalbimize indirebiliyor muyuz yoksa sadece dilimizde ve boğazımızda mı kalıyor. Arkadaşlar hizmetlerinizi sadece namaz ve cami ile sınırlı tutmayınız. Çünkü sizler aynı zamanda bulunduğunuz mahallenin de imamısınız. Mahallede kaç hasta var, kaç ihtiyaç sahibi var bunları bilelim ve bunları kendimize dert edineli. Camimize bir yabancı geldiğinde ona hoş geldin diyelim, kendisiyle hasbihal edelim. Onlara moral veriniz. Sosyal işlere önem veriniz. Bu şekilde toplumum kılcal damarlarına kadar ulaşmış ve onlara hizmet vermiş ve götürmüş olalım” ifadelerini kullandı.

 

AFAT YARDIMI SEMİNERİ

Afat yardımı ve psiko destek konulu seminer ise İl AFAD Müdürü Burhanettin Aydınlı ve il vaizi Mehmet Durmuş tarafından verildi. Müdür Burhanettin Aydınlı, “Olağanüstü durumlarda olağanüstü işler yapmalıyız. Mevzuat konuları şube Müdürü Necdet Akakuş tarafından anlatıldı. Emekliye ayrılan Hayriye Mahallesi İmam Hatibi Ali Göğercin helallik isteyerek veda etti ve çikolata ikramında bulundu. Olağanüstü durum, normal hayatın sekteye uğraması demektir. Şu an ülkemizde olağanüstü bir halden geçiyor. 15 Temmuz’dan beri bir sürü olağanüstü durumları yaşıyoruz. Toplumda örnek alınan öncü, önder ve lider konumunda insanlar var. Sizler de imamsınız ve toplumda öncü ve örnek insanlarsınız. Biz burada biz İl Afetce Acil Durum Müdürlüğü fedakârlık yaparak sizleri doğal afetler konusunda bilgilendirmek istiyoruz. Biz sizleri sadece din konusunda değil, her konuda bilgili ve danışılan kişiler olarak görmek istiyoruz. Bursa’nın nüfusu 3 milyon 100 bindir. Bizim Afet halinde yardıma koşabilecek sadece 250 personelimiz mevcuttur. Bu nedenle vatandaşlarımızın bu konuda bilgilendirilmesi ve eğitilmesi gerekmektedir. İçinde bulunduğumuz Marmara bölgesi birinci derece deprem bölgesidir. Çünkü sıcak suların ve kaplıcaların olduğu bir bölgedir. Bu nedenle hazırlıklı ve bilinçli olmalıyız. Deprem anında çök, kapan ve tutun kuralını yerine getirmeliyiz. Deprem anında uykuda isek yatakta ayakları içeriye doğru çekerek yastığa sımsıkı sarınız. Eve mutlaka kapalı terlik bulundurunuz.  Pilsiz led elektrik feneri ve pet şişe suyu bulundurunuz. İnsan böbreği susuzluğu sadece 12 gün dayanabilmektedir. Daha sonra iflas etmektedir. Su olması halinde tabii ki bu süre uzamaktadır. Bunlar enkaz altında sizin için kurtulma vesilesi olabilir. Çünkü kurtarma esnasında birçok kişinin ayaklarında terlik olmadığı için kesilmiş olabiliyor. Dar olanlar yani banyo ve tuvaletler deprem anında sığınma ve kurtulma mekânları olabilmektedir. Salı günü meteoroloji verilerine göre Marmara’nın doğusunda kuvvetli sağanak yağış beklenmektedir. İnegöl’de yaklaşık kırk köy heyelan bölgesindedir. Bursa depremlerin yoğun olduğu bir bölgedir. Çünkü sıcak suların ve kaplıcaların olduğu bir bölgedir. Heyelana karşı vatandaşları uyarınız. Heyelan anında evlerinden dışarıya çıksınlar” dedi.

 

İl vaizi Mehmet Durmuş ise, “Afet anında ve sonrasında psiko destek yapılması kişinin olağanüstü durumdan kurtulup normalleşmesini sağlar. Bu nedenle doğal afete uğramış yada olağanüstü bir durumlar karşılaşmış bir kişiye mutlaka maddi ve manevi destek verilmeli ve o kişinin normalleşmesi sağlanmalıdır. Bu nedenle her din görevlisi ve gönüllüsü arkadaşımız kendisin psiko sosyal destek uzmanı yetiştirmelidir. Her şartta ve her zaman hem kendisi için hem de başkaları için sabrı tavsiye etmelidir” diye konuştu.

 

HABER: SERHAT ÇİÇEK



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş