AVRUPA TERöR öRGüTLERi iLE AYNI HiZADA

Programa Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Bursa AK Parti Milletvekilleri Osman Mestan ve Zekeriya Birkan, AK Parti Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun, AK Parti İlçe Başkanı Adem Demirel, parti yöneticileri ve çok sayıda teşkilat mensubu katıldı.

MİLLETİMİZ BU ZAFERİN MİMARIDIR

Programda ilk olarak açıklamalarda bulunan AK Parti İlçe Başkanı Adem Demirel, “16 Nisan 2017 anayasa değişikliği halkoylaması sonuçlarının ilçemiz, ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Milletimiz metanetle sandık başına gitmiş, hür iradesiyle anayasa değişikliği konusundaki görüşünü evet diyerek ifade etmiştir. Bu sonuçla ülkemiz geleceğine yeni bir başlangıç yaptık. Oyunun rengi ne olursa olsun sandığa giden milletimizin her ferdine şükranlarımı sunuyorum. 16 Nisan halkoylaması, milletimizin geleceğine sahip çıktığının önemli bir göstergesidir. Ülkemizde yönetim sistemi konusunda tarihi bir karar verildi. Bu karar sıradan bir olay değildir. Sistem üzerindeki değişimin kararının verildiği bir gündür. Cumhuriyet tarihinde ilk defa böylesine büyük bir değişim söz konusudur. Bu sistemle yürütme, yasama, yargı arasındaki ilişkiler tamamen ayrılmıştır. Tek bayrak, tek millet, tek vatan amacı doğrultusunda hizmet vereceklerdir. Anayasa değişikliği 18 maddeden oluşmasına rağmen içeriği itibariyle köklü bir değişikliktir. Bu halkoylamasında mevcudu savunmak kolay, değişimi savunmak zor olmuştur. Zoru başardık. Tarihimizin en önemli yönetim reformunu hayata geçirdik. Milletimiz bu zaferin mimarıdır. Sonuçlar ilçemiz, ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olsun. Demokrasimize sahip çıkan herkese teşekkür ediyorum. Halkın iradesi nasıl tecelli ederse sonuç başımızın tacıdır dedik. Halkımız seçimini yaptı, Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemine olur verdi. Bu millet artık hiçbir vesayete, tehdide boyun eğmeyeceğini bir kez daha göstermiştir. Bu seçimlerle 15 Temmuz alçak darbe girişimini yapan FETÖ terör örgütüne, Türkiye’ye muhalefet dış mihraklara gerek cevap verilmiştir. Kazanan Türk milletidir. Şimdi hep birlikte Türkiye olma zamanıdır. Ayrıca sandıkta bizim tercihimiz olan evet çıktığı için de çok mutluyuz. Demokratik tercihin ortaya çıkması için çok çalıştık. Bu sonuç için çalışan herkese teşekkür ediyorum. Kampanya sürecinde emeği geçen herkese teşekkür ederim. Yüzde 100 oranında evet çıkaran Bahçekaya ve Gülbahçe mahallelerine çok teşekkür ediyorum. Merkezde Mesudiye Mahallemizde yüzde 85 oy oranıyla bizleri ziyadesiyle memnun eden vatandaşlarımıza özellikle teşekkür ediyorum” dedi.

İNEGÖL HEP DESTEK VERDİ

AK Parti Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun ise, “Sayın Başbakan Yardımcımızla birlikte İnegöl’de bulunuyoruz. İnegöl’ümüz en güzide ilçelerimizden bir tanesidir. Bizi hiçbir seçimde mahcup etmedi. Teşkilatımız ana kademesiyle, kadın ve gençlik kollarıyla, belediye başkanımızla, milletvekilimizle takım ruhuyla çalışıyor. Birlik ve beraberliğin üst seviyede yaşandığı bir ilçe… Bu birlik de her seçimde sandığa güçlü bir şekilde yansıyor. Partimizi hiçbir seçimde mahcup etmediler. Bu referandumda Türkiye’de 51,4, Bursa’da 53,2 iken İnegöl yüzde 70 ile destek verdi. Tüm teşkilatlarımıza çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. İnegöl halkına verdikleri destekten dolayı şükranlarımı sunuyorum.Rabbim birlik ve beraberliğinizi daim etsin. Bu birlik ve beraberlik olduğu sürece İnegöl her zaman güçlü olacak. Yaptığınız çalışmalardan dolayı her birinizi ayrı ayrı kutluyorum” şeklinde konuştu.

AVRUPA TERÖR ÖRGÜTLERİ İLE AYNI HİZADA

Programda son olarak açıklamalarda bulunan Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “16 Nisan ertesinde bir teşekkür buluşmasında bir araya geldik. 16 Nisan, Türkiye’nin siyasi tarihinde çok önemli yeri olan bir tarihtir. 16 Nisan, milletimizin 200 yıllıkmücadelesinin, 200 yıllık yönetim sistemi arayışının en önemli halkasıdır. 15 yıldır tarih yazan ve tarih yazarken bunu Allah rızası için yapan AK Parti teşkilatlarının, AK Parti’ye gönül verenlerin milletimiz için yaptığı tarihi bir olaydır… 16 Nisan’da İnegöl teşkilatımızın vermiş oldukları yüksek destek her türlü takdirin üzerindedir. İnegöl, davamızın geçmişten beri en önemli kalelerinden bir tanesi olmuştur. İnegöl’deki yüzde 70’lik netice bizleri şaşırtan bir netice değildir ama bu neticenin mobilyanın başkenti, ihracatın başkenti, ticaretin ve üretimin başkenti, kardeşliğin başkenti İnegöl’den böyle bir mesaj çıkması Türkiye’de belli parametrelerin yıkıldığının işaretidir. Demek ki bizler refah toplumu olurken aynı zamanda temel değerlerimize de sahip çıkabiliriz. Demek ki bir yandan madden kalkınırken bir yandan da manevi değerlerimize sahip çıkıp geliştirebiliriz. 16 Nisan hadisesi ve sizlerin verdiği destek çok önemlidir. Beraber tarih yazdık. Sultan Abdülhamit’i tahttan indiren paşalardan biri kendisini ziyarete giderek; ‘Hakanım ben sizden özür dilemeye ve Allah’tan af dilemeye geldim. Allah affeder mi bilmem ama ben öyle kötülük yaptım ki sana karşı kötülük yaptık, milletimize karşı kötülük yaptık, ülke ve devletimize karşı kötülük yaptık, senden bu sebeple af istiyorum’ demiş. Sonra Abdülhamit Han’a soruyor; ‘33 yıl devleti yönettin ve göreve geldiğinde zaten başlamış olan Osmanlı-Rus savaşında vatan topraklarından bir parça bile sökemediler. Biz seni tahttan indirdik, ihtilal yaptık, geldiğimiz nokta şu ki 5 yıl içerisinde bu coğrafyanın sadece 5’te 1’i elimizde kaldı, bana bu sırrı anlatır mısın?’ Abdülhamit Han ona diyor ki; ‘Ben çok önemli bir karar vereceğim zaman İstanbul’da bulunan büyükelçileri çağırırım, böyle bir şey yapacağım derim, yüzlerinde bir mutluluk görürsem asla yapmazdım, kaşlarını çatarlarsa gecikmeden onu yapardım.’ 16 Nisan bize bunu gösterdi. Türkiye’nin ve insanlığın başına bela olan, Türkiye ve insanlığın lanetle anacağı terör örgütlerinin tamamı karşımızdaydı. Onların dışında müttefikimiz, uzun süreden beri girmek istediğimiz AB ülkelerinin büyük çoğunluğu karşımızdaydı. Biz ne yapıyorduk ki bunlar karşımızdaydı? Demokrasiden, hukuktan mı vaz geçiyorduk. Milletimiz huzuruna getirdiğimiz anayasa nasıl bir sonuç doğuracaktı ki karşımızda hizaya geçtiler. Avrupa sınırlarına mülteciler için jiletli tel örgüler çekerken, karlar üzerinde mültecilerin minicik çadırda doğum yapmasını izlerken bir yandan mülteci kadınlara bozuk para atıp şınav çektirirken bir yandan Ege ve Akdeniz suları mezara dönmüşken Avrupa, Türkiye’de barındırdığımız 3 milyon mültecinin güvenliğini sağlarken Avrupa’nın güvenliğini sağladığımızın farkında değil miydi? Avrupa bu süreçte bütün makyajlarını silerek görüntü çizmiştir. Ne kadın hakları ne insan hakları ne siyaset özgürlüğü kalmıştır. Terör örgütlerininAvrupa’nın başkentinde hayır programı yapmalarına fırsat vermişlerdir. Bir kadın Bakanımız Hollanda’da ne konsolosluğumuza girebildi ne de vatandaşlarımızla buluşabildi. Avusturya’da kendi insanımıza ulaşmak için kendilerine ne engeller çıkarıldığını vekillerimizden duyduk. Demek ki Kandil’de Brüksel, DHKP-C’de Almanya’nın yeni Nazileri bir araya geldiler. Avrupa terör örgütleri ile aynı hizada. Bu çıplak gerçeği tüm dünyanın önüne koyan sizlerin önüne koyduğumuz anayasa teklifidir. Yaptığınız iş o kadar önemli ki tarihe mal olacak bir iş ki bundan dolayı çocuklarımıza, torunlarımıza ‘Biz Türkiye’nin istiklalini, istikbalini, milli egemenliğini emin ellere bıraktık’ diye övüneceğimiz en önemli hadisedir. Bu süreç 15 Temmuz’dan 16 Nisan’a kadar tüm makyajları dökmüştür, çirkinlikleri ortadan kaldırmıştır. Yaptığınız iş büyük ve muhteşem bir iştir. Bu ülkenin tarihi için çok değerlidir. Türkiye bütün bunları yaparken bir yandan da ekonomik mücadelesini sürdürmektedir. İl Başkanımız rehberliğinde işadamlarımızı ziyaret ettik. Türkiye 2016 yılında bir yandan ülkenin güneydoğusunda terörle mücadele ederken bir yandan Suriye’den kendisine gelen bombalı aracın karşısında mücadele ederken, sınır güvenliğini Cerablus’tan başlatırken bir yandan da ekonomik adımlar atmıştır. 2016 yılında bizim bu hadiselere rağmen büyüme oranımız yüzde 3’e yakındır. Bütün OECD ülkelerinin üzerindedir. Türkiye bu zaman içerisinde ekonomi daralmasın diye Türkiye’ye has, uygun yeni modeller geliştirmiştir. Türkiye, ilk defa 25 milyar TL para aktarmış ve bunun 250 milyarlık krediye dönüşmesine imkân tanımıştır. KOSGEB vasıtası ile 11,5 milyar lira tahsis edilmiştir. Bu süreçte herkes başka tedbirler alırken Türkiye Cumhuriyeti, TBMM’den geçirdiğimiz kanunla borç yapılanmasına yönelik düzenlemeler yapmıştır. Bu sebeple diyorum ki; 16 Nisan önemliydi ama 16 Nisan’dan sonra bizim işimiz bitmedi. 16 Nisan’dan sonra İnegöl’ün yüzde 70’i aşan desteği çok önemlidir. 16 Nisan’dan sonra kendi elinizle yaptığınız anayasanın ilk seçimleri 2019 Kasım’ında yapılacaktır. Önce Belde seçimleri yapılacaktır. Hemen arkasından 6 ay sonra 3 Kasım’da Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerini yapacağız. Millet hem parlamentoyu hem Cumhurbaşkanını belirleyecek ve Cumhurbaşkanı kendi hükümetini oluşturacak. 3 Kasım 2019’a kadar bizlere asla durmak yok. Kendi yaptığınız anayasanın hayata geçeceği tarih o tarihtir. Kendi yaptığımız anayasayla milletimizin değerlerine, inancına, tarihine, kültürüne uygun bir Cumhurbaşkanı seçmek yine bizim elimizdedir. Yüzde 52 oyla seçilen Cumhurbaşkanımız bu referandumda da gösterdi ki yüzde 52 oy Türkiye için önemli bir oydur. Asla rehavete kapılmak, işi gevşek tutmak mümkün değildir. Biz inanıyoruz ve biliyoruz ki; hayat inanmak ve mücadele etmektir. İnancımızdan taviz vermeyeceğiz. Mücadele kararlılığımızdan asla geri durmayacağız. İslam dünyasının da umudu sizlersiniz. İnsanlık Somali’yi yokluğa mahkûm etmişken Recep Tayyip Erdoğan bu ambargoyu kırdı. Allah Türkiye’ye, Recep Tayyip Erdoğan kardeşime güç versin. Recep Tayyip Erdoğan sadece Türkiye’nin değil tüm mazlum dünyanın umududur. 14 Ağustos 2001’de Cumhurbaşkanımız için ‘O kimsesizlerin kimsesi, mazlumların gür sesi, tüm dünyaya zulüm karşısında dünya 5’ten büyüktür diyen tek cesur ses’ diyorduk” dedi.