Marmara depreminin meydana geldiği 17 Ağustos 1999’da Kocaeli’nin Körfez ilçesinde bulunan Emine Danış, deprem esnasında yaşadığı korku ve koşarak çarptığı duvarın göz tansiyonunu yükseltmesi nedeniyle görme yetisini kaybetti.
Geçirdiği çok sayıda ameliyata rağmen gözlerini kaybeden Danış, travmanın etkisiyle sıkıntılı uzun bir dönem yaşadı.
Daha sonra eşinin desteğiyle gittiği Aydınlıkevler Görme Engelliler Okulu’nda Braille alfabesini öğrenen Danış, Çankaya Müftülüğü Kültür Merkezi’nde Kur’an kursuna kaydoldu.
İşportacılık yapan eşinin haftada iki defa kursa getirdiği Danış, burada uzun bir eğitim sürecinin ardından öğrendiği Kur’an-ı Kerim’i iki defa hatmetme başarısını gösterdi.
Evli ve üç çocuk annesi Emine Danış, AA muhabirine, eşinin deprem anında 3 ve 5 yaşlarında olan iki kızının üzerine kapandığını, kendisinin ise korkudan kaçarken duvara çarptığını söyledi. Korku ve duvara çarpma nedeniyle göz tansiyonunun damarları yaktığını aktaran Danış, tedavi için geldiği Ankara’da birçok ameliyat geçirdiğini, ancak görme yeteneğini kaybettiğini ifade etti.
Deprem travması nedeniyle bunalıma girdiğini dile getiren Danış, eşinin desteği sayesinde çocuklarıyla hayata tutunduğunu vurguladı.
Gözlerini kaybettikten sonra bir arayış içine girdiğini anlatan Danış, “Gözlerimi kaybettim. Bunalıma girdiğim için eve kapandım. Sanki bir suç işlemiş gibi insanların içine çıkamıyordum. Bir hata yaparım diye utanıyordum. Sonra görme engelliler dernekleriyle tanıştım. Beni körler okuluna yönlendirdiler. İki ay boyunca kabartma harfler alfabesini öğrendim.” dedi.
Gözlerini kaybetmeden önce sadece namaz duaları kadar Kur’an-ı Kerim bildiğini söyleyen Danış, “Kur’an-ı Kerim’i öğrenirken çok zorlandım. Çünkü kabartma alfabesini önce Türkçe olarak öğrendim. Arapça’ya geçince çok zorlandım. Hala da Türkçe ve Arapça’yı karıştırabiliyorum. Allah’a çok şükür yol kat etiğimi düşünüyorum.” diye konuştu.
Şimdiye kadar Kur’an-ı Kerim’i iki defa hatmettiğini söyleyen Danış, “Bu süreçte, en büyük destekçim eşim oldu. Hep onunla geldik, gittik.” ifadelerini kullandı.
Kabartma harflerle Kur’an-ı Kerim okumanın heyecan verici olduğunun altını çizen Danış, “Kabartma harflere dokunduğumda içimde garip şeyler oluyor, heyecanlanıyorum, seviniyorum. Görme engelli kardeşlerimin yanına geldikçe kendimi mutlu hissediyorum. Onların içinde kendimi huzurlu buluyorum. Çünkü onlarla aynı kaderi paylaşıyoruz.” açıklamasını yaptı.
Kur’an kursu öğreticilerinin görme engelli kursiyerlere çok emek sarf ettiklerini belirten Danış, kurstaki öğreticilere çok şey borçlu olduğunu söyledi.
Eşi Mustafa Danış ise deprem sonrası tüm aile olarak zorlu bir süreç yaşadıklarını ifade etti. Eşinin yaşadığı travma sonrasında Braille alfabesi ve akabinde Kur’an-ı Kerim’i öğrenmesine destek olmaya çalıştığını dile getiren Danış, eşinin Kur’an kursuna gitme noktasında çok istekli olduğunu açıkladı.
Eşinin Kur’an kursuna gitmesiyle beraber sosyalleştiğine dikkati çeken Danış, kendilerine destek veren Çankaya Müftülüğü ve Kur’an kursu öğreticilerine teşekkür etti.